Aşık Hüseyin
Gönül arzeyliyor dostu sılayı Engel bırakmıyor buna ne dersin Eller beğenmezken balı hurmayı Evdeki tükenen una ne dersin. |
Kimi doğru gider kimi şaşırmış Kimi kağnısını dağda aşırmış Hüseyin yolunu sarpa düşürmüş Devresi bilinmez yola ne dersin. |
||
|
|||
NE DERSİN Gönül arzeyliyor dostu sılayı Engel bırakmıyor buna ne dersin Eller beğenmezken balı hurmayı Evdeki tükenen una ne dersin. Kimi sevdasını ummana salar Kimi de dünyanın hırsına dalar Kimi başkasının aybını arar Başındaki bin bir hala ne dersin. Kimisi dünyada murazın almış Kimi de dünyanın zevkine dalmış Kimi derde düşmüş çaresiz kalmış Çaresiz dolaşır buna ne dersin. Kimi yaptığına öğünür durur Kimi pişman olmuş döğünür durur Kimi bağrı yanmış göğünür durur Kerem gibi yanan kula ne dersin. Kimi tatlı dilli güler yüzlüdür Kimi batman batman ağar sözlüdür Açmayın sinemi yaram gizlidir Şu bendeki derde çora ne dersin. Kimi doğru gider kimi şaşırmış Kimi kağnısını dağda aşırmış Hüseyin yolunu sarpa düşürmüş Devresi bilinmez yola ne dersin. YEMEN 1 Yemen nere sıla nere Dağlar girdi ara yere Yitirmedim umudumu Gözlüyorum Memet gele. Yemen bizim neyimize Figan düştü evimize Çocukların yetim kalır Sen güvenme beyinize. Yemen yolu çukur olur Karavanam bakır olur Zenginimiz bedel verir Fakirimiz asker olur. Kalmadı anayın sabrı Taş kesti babayın bağrı İnsafa gel padişahım Gönder Memet'imi gayrı. Başta kalpak soldu mola Gün vurdu da öldü mola Memed'imin gözlerine Karıncalar doldu mola. Güvenme Arap hayına Ateş atar ocağına Yemen'e gittin gideli Oğul gelmez kucağıma. Yavruların zarleniyor Bu hasretlik külleniyor Küçük körpe Hüseyin'in Babam diye dilleniyor. YEMEN 2 Bir alay askerdik bindik gemiye O gemi götürür bizi Yemen'e Şükür o Yemen'de geri dönene Yemen'e de benim ağam Yemen'e Ateş düştüğü yeri yakar kime ne. Susmuş konuşmuyor ağzında dili Yirmisinde solmuş tomurcuk gülü Ne yaman yer imiş Yemen'in çölü Yemen'e de koç yiğidim Yemen'e Kendim ağlar kendim söyler kime ne. Kalkmıyor sırt çantam, cephanem ağır Kimimiz kör olduk kimimiz sağır Her yana oynuyor İngiliz gavur Aman padişahım imdat Yemen'e Şu Yemen'in gailesi bize ne. Yemen'de de kara haber geliyor Nice koç yiğitler telef oluyor Hain Arap arkamızda vuruyor Türk uşağının kanı akar Yemen'e Analar bacılar ağlar kime ne. Hüseyin akıtır kanlı yaşını Bit pire üşüşmüş yiyor döşünü Akbabalar konar oyar başını Gitti gelmez ağam emmim Yemene Ölen ölür kalan sağlar kime ne EFENDİM Gülyüzlü sevdiğim neden incindin Araya söz katan eldir efendim Bana bergüzar ver kapına geldim Bu aşık kapında kuldur efendim. Aşık maşukuna cefa yapar mı Bir sözün üstüne bin söz katar mı El alem içinde taşa tutar mı İster azat ister öldür efendim. Ne dedim de küstün canımın içi Koynumda saklıyom verdiğin saçı Vallahi Hüseyin'in bunda yok suçu Arada rakibi kaldır efendim. NE BİLSİN Sevda bahçesinin gonca gülünde Deren bilir dermeyenler ne bilsin Canı başı şol cananın yolunda Veren bilir vermeyenler ne bilsin. Al yeşil soyunup kara giyenler Aşk okunda yaralıyım yarenler Sen ölme de ben öleyim diyenler Ölen bilir ölmeyenler ne bilsin. Arı sır işleyip yapar balını Aşık ifşa etmez nazlı yarini Dostun ayağına olan malını Seren bilir sermeyenler ne bilsin. Hüseyin'im dalma gama firkate Ölümden bir elçik yol yoktur öte Yar aşkıyla düşüp zalim gurbete Kalan bilir kalmayanlar ne bilsin. AY DOST Turnam nerden gelin Şam'dan Maraş'tan Kanadın kalkmıyor borandan kıştan Tatlı canı sakın alıcı kuştan Yoldurma tellerin yadlara aydost. Bahar selleriyle sökün eyleyin Seher yelleriyle selam söyleyin Hallarımı vefasıza demeyin Yoldurma tellerin yadlara aydost. Hüseyin serini saldı çöllere Bir yar için düştü dilden dillere Sırrını faş etme hoyrat ellere Yoldurma tellerin yadlara aydost. BİLEN OLMADI Ne söyleyim yalan dünya halını Sırrına eripte bilen olmadı Belkıs yele verdi olan malını Süleyman ömrünü süren olmadı. Yakub'u ağlattı Yusufum diye İsmail'e koç kurban indi hediye İsa göğe ağdı sebebi niye Eyyüb'un yarasın saran olmadı Hakkın sevgilisi Habibi yari Bunca nebilerin serveri piri Ebu Bekir, Ömer, Osman'la Ali Onlar gayrılara yaran olmadı Gökten Cebraille iki don geldi Fatıma ağladı karalar giydi Hüseyin aşkına başını verdi Dünyada bu denli figan olmadı Kur'an-a zulmetti şol Mervan dürzü Eba-Müslüm çıktı titretti arzı Battal sallar idi on batman gürzü Çıkıp annacına duran olmadı Hak kılıcı Horasan'dan yasıldı Nesimi yüzüldü Mansur asıldı Yunus'un gönlünde cennet nasıldı Mecnun'a Leyla'sın veren olmadı. Aşk elinde yaralandı şu sinem Aslı'ya tutuştu kül oldu Kerem Maşukunu buldu şad oldu Senem Aşık Garip gibi gülen olmadı. Hüseyin'im şaştı kaldı arada Gayıp erenleri Mehdi nerede Yedi derya ile arzı karada Hızır'ı İlıyas'ı gören olmadı. |
OLMAYINCA Gönül ne gezersin seyran yerinde Alemde her şeyin var olmayınca Kurtulmazsın elalemin dilinde Bir kişide namus ar olmayınca, Varıp bir kimsenin kuyusun kazma İçine düşersin yolunda azma Olura olmaza sırrını çözme Ahdine vefalı er olmayınca. Gördüğünü yad ellere söyleme Bir kimseyi koğu kıybet dilleme Her güzele kanıp gönül bağlama Sadık muhabbetli yar olmayınca. Mecliste arif ol her söze dalma İlimliyim deyip alimim sanma Elin saklısını arayıp bulma Sana açılacak hal olmayınca. Hüseyin'im derki dost sözünü tut Kem sözü terkeyle gönülde unut Kaldır kervanını şafakta yörüt Sıdkınan eğlenip kal olmayınca. GÖZLERİNİ YUMARAK Karşıdan karşıya sıralı dağlar Boranlı püsenli suları çağlar Elleri koynunda bir güzel ağlar Kaş kaldırıp gözlerini yumarak. Yel eser ığranır zülfünün teli Bahar çiği gibi kirpiği nemi Başına sokunmuş nergis çiğdemi Kara saça al kınalar yakarak. Merdine de Hüseyin'im merdine Aylar yıllar hasret kalmış yurduna Aşar gider karlı dağlar ardına Dönüp dönüp arkasına bakarak. GÖLE ÇEVRİLİR Bir çift suna geldi dost ellerinde Öter dertli dertli göle çevrilir Sorup sual ettim yar hallerinde Öter dertli dertli göle çevrilir. Bu gün efkarlıyım yaslı günlerim Gam elinde söylemiyor dillerim Hani teleklerin hani tellerin Öter dertli dertli göle çevrilir. Konup göçmüş Anavarza eline Hasret kalmış nergisine gülüne Yad avcılar pusu kurmuş yoluna Öter dertli dertli göle çevrilir . Yeter gayrı Hüseyin'i söyletme Hançer vurup yaralarım elletme Ben de bir garibim terkedip gitme Öter dertli dertli göle çevrilir. SEHER YELLERİ Ilgıt ılgıt esen seher yelleri Nazlı yardan koku gelir mi dersin Hele sorun ne söylüyor dilleri Evvelki sözünde durur mu dersin. Giderim gelirim yolum düz gelmez Gözlerim yollarda yardan söz gelmez Ben vazgeldim amma gönül vazgelmez Deli gönül öğüt alır mı dersin. İbrişim satılmaz böyle dükkanda Meyli muhabbeti sevgisi canda Yarın mahşer günü ulu divanda Sualime cevap verir mi dersin. Diken arasında kırmızı güller Yarin bahçesinde öter bülbüller Bre yavrum sana sarılan kollar Bin yıl yerde yatsa çürür mü dersin. Hüseyin'im derki derdi sır olan Daim civan gezer aşkta pir olan Ta ezelden ahdü peyman bir olan Yad ellere meyil verir mi dersin GÖZLERİ SÜRMELİ Sunam Elbeyli'den çekmiş göçünü Aşar gelir bİr gözleri sürmeli Zorkun yaylasında almış bacını Aşar gelir bir gözleri sürmeli. Yorulmuş dayanmış bir kara taşa Yavrusun aldırmış alıcı kuşa Kaldırmış başını ağlar Maraş'a Aşar gelir bir gözleri sürmeli. Kuşlar sazlığında tavlası bağlı Dum dum yaylasında sinesi dağlı Aladağ Bakırdağ kırcı boranlı Aşar gelir bir gözleri sürmeli. Terkeylemiş obasını elini Erciyes'te teziktirmiş yolunu Kızılırmak salında Çallı belini Aşar gelir bir gözleri sürmeli. Gelip konmuş şu Seyfe'nin gölüne Kekikli yavşanlı Malya çölüne Kaman diyarına Keskin eline Aşar gelir bir gözleri sürmeli. Hüseyin'im dertli söyler dilleri Mihrican değdi de soldu gülleri Kırşehir İnaç'tan Susuz'dan beri Aşar gelir bir gözleri sürmeli GÜL ELİNDEN Bülbül oldum bağa düştüm Gül elinden gül elinden Ferhat oldum dağlar eştim Zor elinden zor elinden. Has bahçeye yadlar girmiş Girmiş dallarını kırmış Mor menekşe boyun eğmiş Har elinden har elinden. Hem öksüz hemi yetimim Suyu kurumuş ekinim Arşa yükseldi tütünüm Nar elinden nar elinden. Hak diyenler kalmaz naçar Yar aşkıyla serden geçer Arı çiçek çiçek uçar . Bal elinden bal elinden. Hüseyin'im geçti demler Gözümde akıttım nemler Benim çektiğim sitemler Yar elinden yar elinden. NE DEYİM Yarin hasretiyle şu gurbet elde Gözlerimden akan yaşa ne deyim Garibim biçare kalmışım yolda Şu başıma gelen işe ne deyim. Yarimin hayali karşımda gitmez Viran olan yerde bülbüller ötmez Gün vurup gönlümün karın eritmez Şu gönül dağında kışa ne deyim. Varmı gurbet elde şad olup gülmüş Yolları bağlanmış çaresiz kalmış Gül yüzlü yarini yad eller sarmış Şu başıma düşen taşa ne deyim. Bağlandı yollarım gurbet elinde Uzak düştüm aşretimde elimde Her ne bulsa kader alır elimde Hüseyin emeğin boşa ne deyim. KULUN DÜŞTÜ İSYANA Şu yalan dünyada osandım doydum Elveda eyledim gayri cihana Aldanıp şeytana nefsime uydum İmdat sende kulun düştü isyana. Şu fani dünyada divane gezdim Tersine okudum aksine yazdım Kendi ellerimle kuyumu kazdım Yarabbi sen fırsat verme şeytana. Hep seni zikreder dallar ağaçlar Akan ulu sular havada kuşlar Kul kusur işlerse sultan bağışlar Yüz sürdüm kapına geldim dermana. Günahım çok gözüm dola yaşma Gece gündüz sinemi döğem taşına Yarabbi sen Hüseyin'i bağışla Rahim'sin, Rahman'sın bakma noksana |
||
|
|||
|
|||
Arguvan Radyosu © 2009 2020 TASARIMSerkan. |