ZİYARETÇİ DEFTERİ
Ziyaretçi Defterine Yaz
-ŞİMDİ BİR ŞİİR_
ÖZLETTİNİZ BARIŞI //
Özlettiniz bize, özgü barışı
O sevda yürekte, tak diyebilir
Devran küskün, doğa küskün kul küskün
Dalgınlar uyanır, hak diyebilir
Şu alemi, birkaç kişi yapmadı
Dağlar dikip, engin çukur tepmedi
Deniz oyup, ırmakları çekmedi
Ayrıya gayrıya, yok diyebilir
Bence dua, doğa sevmek can sevmek
ibadetse, cana sevgi beslemek
Laf yerine, yürek sesi dinlemek
Adam üstü kula, çark diyebilir
Ali Rıza´m derki, evren alemin
Üstümüze, tankla copla gelmeyin
Kükrerse yüreği, böyle diyenin
Yaptığın silahtan, kork diyebilir
Saygılarımla..
2015 HUZUR DOLU BİR YIL OLMASI DİLEĞİMLE//
Dünyayı tek ellerinde tutan ‘’İnsan düşmanları, savaşlarla canlara kıyıp çağın yüz karası
sistemlerinde ettikleriyle, her gün bayram ve seyranda oldukları gibi,, 2015 i kendilerine göre
düşündü ve aynı hayallerle de karşılayacaklar..
Yetmezmiş gibi, takvime konan bu gibi günlerde, ‘’sistemlerine omuz veren onca
yalakaların da yüzüne sırıtarak kalleşçe el sıkıp, ‘’yılın kutlu olsun hayırlı yıllara diyebilecekler..
Arsız ve işte o iki ayaklılar, 2014 ü kendilerine benzettikleri gibi 2015 ile de kucaklaşacaklarını sanmaktalar.. ‘’Umuyorum tam tersi;
2015 ‘’sefil aç, işsiz yurtsuz bıraktıkları tüm dünya yandaşlarımız ve‘’yüreği bunlardan
yana çarpan herkesin yılı olacaktır…
Bu dileğimle, tüm dostlara, yeni yılınız kutlu günleriniz mutluluk içinde geçsin ve nice
nice güzel yıllara diyorum..
Saygılarımla…
2014 E DÖRT ADIM KALA //
Aslında yılı yıl boyu tüm oldu bittilerle suçlamak yerine, dünya halklarının uykusunu kaçıran sistem ve sahiplerini ‘’yılla birlikte arkalarından teneke çalıp taşlayarak uzaklaştırmak gerek..
Savaşlar la cana kıyıp yuva dağıtma karşılığı, şişirdikleri cüzdanlarıyla 2015 i yeni bir yıl deyip kutlamaya hazırlıklar çoktandır başlamış olmalı.. (Oteller kokteyller çalıp çırptıkları haram zehir zıkkımlarla falan..
Elbette ki, kurup kolluk güçleriyle de korudukları ‘’çağın yüz karası sistemlerinde, İnsan hakkı gasp kazançlarıyla, her gün bayram ve seyranda oldukları gibi, yeni yılı da kendilerine göre düşündü ve o hayallerle
de karşılayacaklar..
Yetmezmiş gibi, takvime konan bu gibi günlerde, sistemlerine omuz veren onca yalakalarında ‘’yüzüne sırıtarak kalleşçe el sıkıp, ‘’yılın kutlu olsun hayırlı yıllara diyebilecekler..
Şöyle ki, İnsan kanıyla karıp karıştırdıkları, güneşten kopup gelen bu yarı yuvarlağın üstünde, bir ot köküne bile değip dolaşmadan yaşamını renklendiren ‘’arsız ve ahlaksız iki ayaklılar, umarım 2015 yılı sizlerin değil, ‘’sefil aç işsiz yurtsuz bıraktığınız ‘’candaş yoldaşların yılı olacaktır..
Böyleyken, ‘’özünde insan ruhu taşıyan siz ‘’tüm dünya yandaşlarımızın yılı olması dileğimle, 2015 e
‘’hoş geldi sefalar getirdiniz, diyerek buyursunlar diyerek kutluyorum..
Hey gidi mutlular çok avratlılar
denizde de yatlılar
paralılar palavracılar
Size ne mutsuz dan
Size ne ki umutsuz dan
Size ne aç yatmış uyumamışdan
Size ne ki..
Düzenin ipi elinizde
o yana da, bu yana da
-Ali Rıza UĞURLU-
487
Ziyaretçi defteri kaydı
<< Başlangıç < Önceki 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 Sonraki > Son >>
Ali Rıza UĞRLU
01 Ocak 2015 18:49 | Malatya/
-ŞİMDİ BİR ŞİİR_
ÖZLETTİNİZ BARIŞI //
Özlettiniz bize, özgü barışı
O sevda yürekte, tak diyebilir
Devran küskün, doğa küskün kul küskün
Dalgınlar uyanır, hak diyebilir
Şu alemi, birkaç kişi yapmadı
Dağlar dikip, engin çukur tepmedi
Deniz oyup, ırmakları çekmedi
Ayrıya gayrıya, yok diyebilir
Bence dua, doğa sevmek can sevmek
ibadetse, cana sevgi beslemek
Laf yerine, yürek sesi dinlemek
Adam üstü kula, çark diyebilir
Ali Rıza´m derki, evren alemin
Üstümüze, tankla copla gelmeyin
Kükrerse yüreği, böyle diyenin
Yaptığın silahtan, kork diyebilir
Saygılarımla..
Ali Rıza UĞURLU
31 Aralık 2014 06:03 | Malatya
2015 HUZUR DOLU BİR YIL OLMASI DİLEĞİMLE//
Dünyayı tek ellerinde tutan ‘’İnsan düşmanları, savaşlarla canlara kıyıp çağın yüz karası
sistemlerinde ettikleriyle, her gün bayram ve seyranda oldukları gibi,, 2015 i kendilerine göre
düşündü ve aynı hayallerle de karşılayacaklar..
Yetmezmiş gibi, takvime konan bu gibi günlerde, ‘’sistemlerine omuz veren onca
yalakaların da yüzüne sırıtarak kalleşçe el sıkıp, ‘’yılın kutlu olsun hayırlı yıllara diyebilecekler..
Arsız ve işte o iki ayaklılar, 2014 ü kendilerine benzettikleri gibi 2015 ile de kucaklaşacaklarını sanmaktalar.. ‘’Umuyorum tam tersi;
2015 ‘’sefil aç, işsiz yurtsuz bıraktıkları tüm dünya yandaşlarımız ve‘’yüreği bunlardan
yana çarpan herkesin yılı olacaktır…
Bu dileğimle, tüm dostlara, yeni yılınız kutlu günleriniz mutluluk içinde geçsin ve nice
nice güzel yıllara diyorum..
Saygılarımla…
Ali Rıza UĞURLU
26 Aralık 2014 18:34 | Malatya
12. Uluslararası Arguvan Türkü Festival’’nin Tarihi Belli oldu//
26 Aralık 2014 Sabah saat 9.30 da, ‘’Sayın Arguvan Beld. Başkanımızın çok sayıda davetliye
Anatoli Otel de ikram ettiği kahvaltı sonu, Sayın Beld. Başk. M. KIZILTAŞ, tarafından 12,
yapılacak olan Festival tarihi (25-26- 2015 Temmuz) olarak açıklandı..
Sayın. CHP Genel Başk. Yardımcısı Malatya MV Veli AĞBABA Ve CHP Malatya İl Başk.
Sayın Enver KİRAZ’ın da hazır bulunduğu toplantıda, S. AĞBABA Ve İstanbul dan gelen Vakıf Başkanı ‘’Sayın Hasan AYDIN nın da konuşmaları sonunda, bazı sorulara yanıtla da ‘’bu önemli günün tarihi duyurulmuş oldu.
Saygılarımla..
26 Aralık 2014 Sabah saat 9.30 da, ‘’Sayın Arguvan Beld. Başkanımızın çok sayıda davetliye
Anatoli Otel de ikram ettiği kahvaltı sonu, Sayın Beld. Başk. M. KIZILTAŞ, tarafından 12,
yapılacak olan Festival tarihi (25-26- 2015 Temmuz) olarak açıklandı..
Sayın. CHP Genel Başk. Yardımcısı Malatya MV Veli AĞBABA Ve CHP Malatya İl Başk.
Sayın Enver KİRAZ’ın da hazır bulunduğu toplantıda, S. AĞBABA Ve İstanbul dan gelen Vakıf Başkanı ‘’Sayın Hasan AYDIN nın da konuşmaları sonunda, bazı sorulara yanıtla da ‘’bu önemli günün tarihi duyurulmuş oldu.
Saygılarımla..
Ali Rıza UĞURLU
25 Aralık 2014 16:50 | Malatya
2014 E DÖRT ADIM KALA //
Aslında yılı yıl boyu tüm oldu bittilerle suçlamak yerine, dünya halklarının uykusunu kaçıran sistem ve sahiplerini ‘’yılla birlikte arkalarından teneke çalıp taşlayarak uzaklaştırmak gerek..
Savaşlar la cana kıyıp yuva dağıtma karşılığı, şişirdikleri cüzdanlarıyla 2015 i yeni bir yıl deyip kutlamaya hazırlıklar çoktandır başlamış olmalı.. (Oteller kokteyller çalıp çırptıkları haram zehir zıkkımlarla falan..
Elbette ki, kurup kolluk güçleriyle de korudukları ‘’çağın yüz karası sistemlerinde, İnsan hakkı gasp kazançlarıyla, her gün bayram ve seyranda oldukları gibi, yeni yılı da kendilerine göre düşündü ve o hayallerle
de karşılayacaklar..
Yetmezmiş gibi, takvime konan bu gibi günlerde, sistemlerine omuz veren onca yalakalarında ‘’yüzüne sırıtarak kalleşçe el sıkıp, ‘’yılın kutlu olsun hayırlı yıllara diyebilecekler..
Şöyle ki, İnsan kanıyla karıp karıştırdıkları, güneşten kopup gelen bu yarı yuvarlağın üstünde, bir ot köküne bile değip dolaşmadan yaşamını renklendiren ‘’arsız ve ahlaksız iki ayaklılar, umarım 2015 yılı sizlerin değil, ‘’sefil aç işsiz yurtsuz bıraktığınız ‘’candaş yoldaşların yılı olacaktır..
Böyleyken, ‘’özünde insan ruhu taşıyan siz ‘’tüm dünya yandaşlarımızın yılı olması dileğimle, 2015 e
‘’hoş geldi sefalar getirdiniz, diyerek buyursunlar diyerek kutluyorum..
Hey gidi mutlular çok avratlılar
denizde de yatlılar
paralılar palavracılar
Size ne mutsuz dan
Size ne ki umutsuz dan
Size ne aç yatmış uyumamışdan
Size ne ki..
Düzenin ipi elinizde
o yana da, bu yana da
-Ali Rıza UĞURLU-
Ali Rıza UĞURLU
23 Aralık 2014 10:22 | Malatya
HER YIL LOKMASI PİŞİRİLİP PAYLAŞILA N
ABDAL MUSA SULTAN HAZRETLERİ Ve HAYATI//
Anadolu’’nun ulu ve ünlü erenlerinden ve ermişlerinden olan ‘’Abdal Musa Sultan’’ aynı zamanda ünlü bir
ozan ve düşünür olduğu da bilinmektedir…
Aslen Horasan lı Azerbaycan’’ın Hoy kasabasına gelmiş ve bir süre orada yaşamış olduğundan ‘’Hoy’’lu’’ olarak da tanınmıştır.. Hacı .Bektaş Veli’’nin amcası Haydar Ata’’nın torunu Hasan Gazi’’nin oğlu olarak bilinmektedir…
Kaygusuz Abdal Menkıbesine göre ‘’Köse Musa’’ adıyla da anılır. Abdal Musa Sultan Horasan erenlerinden
ve Hz. Peygamber soyundan olduğu gibi 13 ve 14 yy da yaşadığı ve Osmanlıların Bursa’’yı fethi yıllarında
Orhan Beyin askerleriyle savaşlara katıldığı ve büyük yararlıklar sağladığı bazı kaynaklarda görülmektedir..
Abdal Musa Sultan’’ı Hacı Bektaş Veli’’nin önde gelen halifelerindendi denmekte.. Payesi sultanlık mertebesi Abdallık.. Pir evindeki hizmet postu ise, ‘’ayakçı postudur.. Bu post Bektaşi tarikatındaki on iki postan on birincisi olup diğer adı ‘’Abdal Musa Sultan postu’’dur..
Bazı kaynaklarda da Hacı Bektaş Velinin vefatından sonra posta oturan ilk ‘’postu nişan olarak okunmaktadır..
Elmalı Tekke köyündeki dergahı ilk Bektaşilerin dört büyük ‘’Asitanesi Bektaşiyen’’ dan biridir..
Ancak Anadolu’’nun inanç coğrafyasında seçkin bir yeri etkin gücü olan Abdal Musa Sultan adına daha
bir çok yerde makam ve mezarlar yapılmıştır…Bir çok yazar ve araştırmacı Abdal Musa Sultan’ı konu
alan araştırmalar yapmışlardır, bazılarına göre, Abdal Musa Sultan Bursa fethine katıldıktan sonra
‘’Manisa, Aydın ve Denizli yöresinde bulunmuş, daha sonra da Türkmen ve yörüklerin yoğun bulunduğu
‘’Elmalı da tekkesini kurmuş.. Ayrıca Denizli de yatan ‘’büyük yatağan Baba’’dan esinlendiği de
denmektedir.. Abdal Musa Sultan Elmalı yöresinde kurduğu tekkesinde sayısız kişiler irşad etmiş
‘’yetiştirmiş’’ ve bunlar arasında büyük ozanlar da yetişmiştir.. Bunların en üstünü de Alevi Bektaşi
edebiyatın abidelerinden sayılan ‘’Kaygusuz Abdal’’dır..
Onunla ilgili olarak Abdal Musa Sultan velayetnamesinde konu edilen söylenceler şöyledir..
Alaiye beyinin oğlu Gaybi, Abdal Musa Sultan’’a derviş olup Kaygusuz adını alınca , babası oğlunu
kurtarmak ister. Tekke Beyi’’nin yardımını talep eder. Tekke Beyi de Kılağılı ‘’İsa adlı pehlivan yiğidini
Abdal Musa’’nin tekkesine yollar, İsa dergaha varır ve kapıya gelince . Çağırın bana Abdal Musa’yı diye
gürler, ancak atı ürker ve İsa’’yı sırtından atar sürükleyerek parçalar.. Tekke beyi bu olaya çok sinirlenir
ve ordusuyla harekete geçer.. Abdal Musa Sultan’’ı yakmak için öbek öbek otlar yığılır, Ateşler tutuşturulur.
Abdal Musa Sultanı da üç yüz atlı mürüdi ile semah ederek yola koyulur.. Bu öyle bir geliş ki onlarla birlikte
dağlar, ağaçlar, kayalar da beraber yürür. Dervişler gülbenk ler çeker girer. Ateş onları yakmaz onlar
ateşi söndürürler.. Bu manzarayı gören Kaygusuz un babası duruma hayranlıkla bakar, Abdal Musa’’nın
ellerini öper ve geriye döner.. Kaygusuz bu dergahta kırk yıl hizmet eder..
Abdal Musa Sultan’’ın kerametleri, kendi adı verilen Velayetname de de anlatılır.. Abdal Musa Sultan
Velayetnamesi günümüz Türkçesi ile ‘’Ali Adil Atalay, tarafından beşinci kez olarak yayınlanmıştır
Kerametlerinden bir de şöyle: Abdal Musa Sultam, bir pamuk içine kor halinde bir ateş parçasını Geyikli
babaya gönderir. Geyikli Baba da ona bir bakraç geyik sütü gönderir..
Rivayetler dışında ‘’Şair, düşünür, Horasan Abdal Musa Sultan’’ın keramet ve erdemleri yedi yüz yıldan bu yana dillerde söylenir.. Antalya Elmalı ilçesine bağlı Tekke Köyünde ki tekkesi ‘’ 14, yy. da Selçuklu Mimarisi örneğinde yapılmıştır..
Tekke hakkında en önemli bilgiyi ‘’17, yy. da orayı ziyaret eden ünlü gezgin ‘’Evliya Çelebi, seyahatnamesinde vermiştir..
Bilgilere göre Tekkenin Kubbesindeki altın alem beş saatlik yerden görülüyormuş. Abdal Musa
Sandukası ucunda seyit olduğunu gösteren yeşil imamesi durur.. Tekkenin etrafında bağ ve bahçeleri uzanır.. Misafir haneler, kiler, mutfak meydanlar gibi bir çok ek binalar bulunmaktadır.. Mutfakta kırk derviş hizmet eder. Meydanın dışında ayrıca büyük bir misafir hane bulunur ki üstü konak altı ise iki yüz at
alacak kadar büyük bir ahırdır.. Misafir hiç eksik olmaz..
Tekke yapıldığı günden beri mutfağında hiç ateş sönmemiştir.. Tekkenin çok zengin vakıflarından söz
edilir, on binden fazla koyunu, bin camızı, binlerce devesi ve yedi değirmeni ve daha bir çok varlığı ile üç
yüz elli yıl önceki Abdal Musa Sultan Tekkesinin çok büyük zenginliklere sahip bir kurum olduğunu belirtir
Evliya Çelebli..
Yeni Çeri Ocağının kaldırılmasından sonra dağıtılan tekkeler arasında Abdal Musa Sultan Tekkesi de nasibini alır.. 1829 da hükümetçe gönderilen memurlar tarafından dergahta mevcut eşyalar ve binlerce canlı hayvan satılıp defteri İstanbul’’a gönderilir..
Bu hal tekkelerin 1925 de kapanmasına kadar yaşanmıştır.. Değişik dönemlerde onarım gören tekke zaman içinde yıkılmış Günümüzde ise sadece Abdal Musa Sultan tekkesi kalmış ve tekke her yılın Haziran ortalarında ziyaret edilmektedir…
Türbede Abdal Musa ‘’Annesi, Babası, kız kardeşi ile Kaygusuz Abdalın kabirleri bulunmaktadır..
Derleme. Yazar Şair, ‘’Ali Rıza UĞURLU’’
ABDAL MUSA SULTAN HAZRETLERİ Ve HAYATI//
Anadolu’’nun ulu ve ünlü erenlerinden ve ermişlerinden olan ‘’Abdal Musa Sultan’’ aynı zamanda ünlü bir
ozan ve düşünür olduğu da bilinmektedir…
Aslen Horasan lı Azerbaycan’’ın Hoy kasabasına gelmiş ve bir süre orada yaşamış olduğundan ‘’Hoy’’lu’’ olarak da tanınmıştır.. Hacı .Bektaş Veli’’nin amcası Haydar Ata’’nın torunu Hasan Gazi’’nin oğlu olarak bilinmektedir…
Kaygusuz Abdal Menkıbesine göre ‘’Köse Musa’’ adıyla da anılır. Abdal Musa Sultan Horasan erenlerinden
ve Hz. Peygamber soyundan olduğu gibi 13 ve 14 yy da yaşadığı ve Osmanlıların Bursa’’yı fethi yıllarında
Orhan Beyin askerleriyle savaşlara katıldığı ve büyük yararlıklar sağladığı bazı kaynaklarda görülmektedir..
Abdal Musa Sultan’’ı Hacı Bektaş Veli’’nin önde gelen halifelerindendi denmekte.. Payesi sultanlık mertebesi Abdallık.. Pir evindeki hizmet postu ise, ‘’ayakçı postudur.. Bu post Bektaşi tarikatındaki on iki postan on birincisi olup diğer adı ‘’Abdal Musa Sultan postu’’dur..
Bazı kaynaklarda da Hacı Bektaş Velinin vefatından sonra posta oturan ilk ‘’postu nişan olarak okunmaktadır..
Elmalı Tekke köyündeki dergahı ilk Bektaşilerin dört büyük ‘’Asitanesi Bektaşiyen’’ dan biridir..
Ancak Anadolu’’nun inanç coğrafyasında seçkin bir yeri etkin gücü olan Abdal Musa Sultan adına daha
bir çok yerde makam ve mezarlar yapılmıştır…Bir çok yazar ve araştırmacı Abdal Musa Sultan’ı konu
alan araştırmalar yapmışlardır, bazılarına göre, Abdal Musa Sultan Bursa fethine katıldıktan sonra
‘’Manisa, Aydın ve Denizli yöresinde bulunmuş, daha sonra da Türkmen ve yörüklerin yoğun bulunduğu
‘’Elmalı da tekkesini kurmuş.. Ayrıca Denizli de yatan ‘’büyük yatağan Baba’’dan esinlendiği de
denmektedir.. Abdal Musa Sultan Elmalı yöresinde kurduğu tekkesinde sayısız kişiler irşad etmiş
‘’yetiştirmiş’’ ve bunlar arasında büyük ozanlar da yetişmiştir.. Bunların en üstünü de Alevi Bektaşi
edebiyatın abidelerinden sayılan ‘’Kaygusuz Abdal’’dır..
Onunla ilgili olarak Abdal Musa Sultan velayetnamesinde konu edilen söylenceler şöyledir..
Alaiye beyinin oğlu Gaybi, Abdal Musa Sultan’’a derviş olup Kaygusuz adını alınca , babası oğlunu
kurtarmak ister. Tekke Beyi’’nin yardımını talep eder. Tekke Beyi de Kılağılı ‘’İsa adlı pehlivan yiğidini
Abdal Musa’’nin tekkesine yollar, İsa dergaha varır ve kapıya gelince . Çağırın bana Abdal Musa’yı diye
gürler, ancak atı ürker ve İsa’’yı sırtından atar sürükleyerek parçalar.. Tekke beyi bu olaya çok sinirlenir
ve ordusuyla harekete geçer.. Abdal Musa Sultan’’ı yakmak için öbek öbek otlar yığılır, Ateşler tutuşturulur.
Abdal Musa Sultanı da üç yüz atlı mürüdi ile semah ederek yola koyulur.. Bu öyle bir geliş ki onlarla birlikte
dağlar, ağaçlar, kayalar da beraber yürür. Dervişler gülbenk ler çeker girer. Ateş onları yakmaz onlar
ateşi söndürürler.. Bu manzarayı gören Kaygusuz un babası duruma hayranlıkla bakar, Abdal Musa’’nın
ellerini öper ve geriye döner.. Kaygusuz bu dergahta kırk yıl hizmet eder..
Abdal Musa Sultan’’ın kerametleri, kendi adı verilen Velayetname de de anlatılır.. Abdal Musa Sultan
Velayetnamesi günümüz Türkçesi ile ‘’Ali Adil Atalay, tarafından beşinci kez olarak yayınlanmıştır
Kerametlerinden bir de şöyle: Abdal Musa Sultam, bir pamuk içine kor halinde bir ateş parçasını Geyikli
babaya gönderir. Geyikli Baba da ona bir bakraç geyik sütü gönderir..
Rivayetler dışında ‘’Şair, düşünür, Horasan Abdal Musa Sultan’’ın keramet ve erdemleri yedi yüz yıldan bu yana dillerde söylenir.. Antalya Elmalı ilçesine bağlı Tekke Köyünde ki tekkesi ‘’ 14, yy. da Selçuklu Mimarisi örneğinde yapılmıştır..
Tekke hakkında en önemli bilgiyi ‘’17, yy. da orayı ziyaret eden ünlü gezgin ‘’Evliya Çelebi, seyahatnamesinde vermiştir..
Bilgilere göre Tekkenin Kubbesindeki altın alem beş saatlik yerden görülüyormuş. Abdal Musa
Sandukası ucunda seyit olduğunu gösteren yeşil imamesi durur.. Tekkenin etrafında bağ ve bahçeleri uzanır.. Misafir haneler, kiler, mutfak meydanlar gibi bir çok ek binalar bulunmaktadır.. Mutfakta kırk derviş hizmet eder. Meydanın dışında ayrıca büyük bir misafir hane bulunur ki üstü konak altı ise iki yüz at
alacak kadar büyük bir ahırdır.. Misafir hiç eksik olmaz..
Tekke yapıldığı günden beri mutfağında hiç ateş sönmemiştir.. Tekkenin çok zengin vakıflarından söz
edilir, on binden fazla koyunu, bin camızı, binlerce devesi ve yedi değirmeni ve daha bir çok varlığı ile üç
yüz elli yıl önceki Abdal Musa Sultan Tekkesinin çok büyük zenginliklere sahip bir kurum olduğunu belirtir
Evliya Çelebli..
Yeni Çeri Ocağının kaldırılmasından sonra dağıtılan tekkeler arasında Abdal Musa Sultan Tekkesi de nasibini alır.. 1829 da hükümetçe gönderilen memurlar tarafından dergahta mevcut eşyalar ve binlerce canlı hayvan satılıp defteri İstanbul’’a gönderilir..
Bu hal tekkelerin 1925 de kapanmasına kadar yaşanmıştır.. Değişik dönemlerde onarım gören tekke zaman içinde yıkılmış Günümüzde ise sadece Abdal Musa Sultan tekkesi kalmış ve tekke her yılın Haziran ortalarında ziyaret edilmektedir…
Türbede Abdal Musa ‘’Annesi, Babası, kız kardeşi ile Kaygusuz Abdalın kabirleri bulunmaktadır..
Derleme. Yazar Şair, ‘’Ali Rıza UĞURLU’’
487
Ziyaretçi defteri kaydı