ZİYARETÇİ DEFTERİ
Ziyaretçi Defterine Yaz
HALKLAR KENDİ İKTİDARINI BEKLİYOR //
1. Ekim 2015 de meclis kapatıldı, beğenilmeyen ‘’yedi haziran halkların iradesi bir hiç sayılarak’ yeniden seçmene ‘’emri vaki‘’ hadi sandık başına dendi.. Bir Kasım da kimlerin lehine bir sonuç çıkacak hep birlikte bekleyip göreceğiz..
Şimdiyse, bu seçim yenileme çabaları AKP nin ‘’illa da ki bu ülkeyi ‘’ben ya da biz tek başımıza yöneteceğiz inadı ve dayatmalarıyla bu karara alındı, bu görüş herkesçe de bilinen bir gerçek olsa gerek..
Ancak, buna da halkların kendi kendisini yönetme biçimi demokrasi diyemeyiz ki,.
Şunun şurası iyiden iyiye bilinmelidir ki, bu mozaik ülkede iç içe yaşayan halkların, yaşamak istediği demokrasiyi ‘’keyfiyetin ve dayatmaların elinden yağdan kıl çekercesine çekip almalıdır ve alacaktır da..
Gelip ulaşılan çağın gerektirdiği yani, ‘’halkların yönetimde söz sahibi olma istemlerinin ellerinden alınmasına kimselerin gücü de yetmeyecektir.. Öyleyken, dayatma ve dayatmacıların akıbeti bir hiç olmaktan başka da bir şey olamaz diye düşünüyoruz..
Ülkenin ‘’Ekonomisiyle birlikte hukuku da bir çıkmazın esiğinde denip günübirlik konuşulmaktadır.. Altı bos kandırmaca olarak sık sık söylenen ‘’BARIS) sözü de, çıkarcıların sıkı sıkıya sarılmaya çalıştığı sistemle kirlendi ve paslandı da diyebiliriz..
Her gün insanlar ölüyor ve öldürülüyor, ülke kaygılı ve Bir Kasım da huzura doğru bir sonuç beklemekte..
Diğer bir önemli konu, Bu ülkeyi yönetmeye çalışan ağızları laf dolu siyasetçiler, ‘’n olur asıl barışa katkı sunup birlikte yasamanın önünü açacak olan doğu da ki ‘’feodal yapının değişmesinden de tek kelime söz edilsin.. ediyorlar mı, hayır etmiyorlar..
Önce paylaş bölüşle halkların huzuru sağlanmalıdır bu şarttır da, yada bu gidişle her yıl kaç sefer seçim derseniz deyin, bu ilkel sisteminizle, halkların verdiği vergilerle birilerinin sırtı palazlanır, öbür yanda olan yine fakir halktan birilerinin çocuklarına olacaktır..
Esas demokraside ise hatırlatıyoruz, halkların kararı bağlayıcıdır saygıyla bağlı kalınmalıdır diye düşünüyoruz..
08.10.2015
487
Ziyaretçi defteri kaydı
<< Başlangıç < Önceki 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 Sonraki > Son >>
Ali Rıza UĞURLU
23 Ekim 2015 10:09 | Malatya
AŞURA VE GELENEĞİ//
Muharrem ayının 11, gününden ayın sonuna kadar ‘’çeşitler karıştırılarak pişirilen tatlıdır.. Aşure;
İsrail oğulları (Musa Peygamberin FİRAVUN’’nun şerrinden kurtulmaları nedeniyle gün ‘’batımından gün batımına kadar’’ 24 saat oruç tuttukları ve hububattan yapılmış bir tatlı ile oruç açtıkları kutlama günü olarak görülür..
Müslümanlıkta ağırlıklı olarak benimsenen görüşe göre, bu gelenek (İbrahim peygambere kadar götürülür ve NUH Peygamberin gemisinin karaya oturduğu gün yapılanlar esasa alınır ve kutsal sayılarak devam eder..
Nedir yapılanlar; geminin karaya oturduğunda gemide geriye kalan yenecek ‘’her ne varsa, bir yemek olsun diye’’ karıştırılarak pişirilir ve paylaşılır..
Geminin karaya oturması, toprakla buluşmanın sevinç ve heyecanıyla pişirilen tatlı geleneği ‘’Aşure’’ devam eder..
Bu gelenek İbrahim Peygamber döneminde o günün anısına uygulanmış ve günümüzde de uygulanmaktadır ..
- NUH un: gemisinin karaya oturduğu
- İBRAHİM in Ateşten kurtuluşu
- YAKUP Peygamberin kuyudan çıkarılan oğlu Yusuf a kavuşması
- YUNUS’ un balığın karnından sağ olarak çıkması,
- Musa Peygambere : kızıl Denizin yol vermesi
- İSA Peygamberin Çarmığa gerilişi - Gibi olayların aynı güne tesadüf etmesi, kitaplı dinlerde önemli sayılmasına yol açmıştır..
Haz: Hüseyin ve yanındaki yakınlarının susuzluğa mahkum edildiği ve şehit edildikleri ‘’KERBELA da’’ kendisi ve yakınları için başlatılan matem den sora, diğer kitaplı dinlerde olduğu gibi, o tufandan kurtulanların sevinç ve heyecanı paylalmak amacıyla gelenek sürmektedir.. O amaçla ‘’Çeşitlerle çoğaltıp tatlandırılarak konu komşularla paylaşılan tatlının adı da aşuredir..
Saygılarımla.
Muharrem ayının 11, gününden ayın sonuna kadar ‘’çeşitler karıştırılarak pişirilen tatlıdır.. Aşure;
İsrail oğulları (Musa Peygamberin FİRAVUN’’nun şerrinden kurtulmaları nedeniyle gün ‘’batımından gün batımına kadar’’ 24 saat oruç tuttukları ve hububattan yapılmış bir tatlı ile oruç açtıkları kutlama günü olarak görülür..
Müslümanlıkta ağırlıklı olarak benimsenen görüşe göre, bu gelenek (İbrahim peygambere kadar götürülür ve NUH Peygamberin gemisinin karaya oturduğu gün yapılanlar esasa alınır ve kutsal sayılarak devam eder..
Nedir yapılanlar; geminin karaya oturduğunda gemide geriye kalan yenecek ‘’her ne varsa, bir yemek olsun diye’’ karıştırılarak pişirilir ve paylaşılır..
Geminin karaya oturması, toprakla buluşmanın sevinç ve heyecanıyla pişirilen tatlı geleneği ‘’Aşure’’ devam eder..
Bu gelenek İbrahim Peygamber döneminde o günün anısına uygulanmış ve günümüzde de uygulanmaktadır ..
- NUH un: gemisinin karaya oturduğu
- İBRAHİM in Ateşten kurtuluşu
- YAKUP Peygamberin kuyudan çıkarılan oğlu Yusuf a kavuşması
- YUNUS’ un balığın karnından sağ olarak çıkması,
- Musa Peygambere : kızıl Denizin yol vermesi
- İSA Peygamberin Çarmığa gerilişi - Gibi olayların aynı güne tesadüf etmesi, kitaplı dinlerde önemli sayılmasına yol açmıştır..
Haz: Hüseyin ve yanındaki yakınlarının susuzluğa mahkum edildiği ve şehit edildikleri ‘’KERBELA da’’ kendisi ve yakınları için başlatılan matem den sora, diğer kitaplı dinlerde olduğu gibi, o tufandan kurtulanların sevinç ve heyecanı paylalmak amacıyla gelenek sürmektedir.. O amaçla ‘’Çeşitlerle çoğaltıp tatlandırılarak konu komşularla paylaşılan tatlının adı da aşuredir..
Saygılarımla.
Ali Rıza UĞURLU
14 Ekim 2015 07:21 | Malatya
ANKARA SEN BU MU İDİN ?
Ankara sen bu mu idin
Tu Allah belanı versin
Kan akıttın kanın aksın
Tu Allah belanı versin
Hak hukuk döndü talana
Pay edip çalan çalana
Diller yamuldu yalana
Tu Allah belanı versin
Düzenin canların katili
Gözlerde ki kanlı seli
Can dondurdu matem yeli
Tu Allah belanı versin
Ne adalet ne merhamet
Ne hak hukuk ne ar ibret
Ülkeyi sardı rezalet
Tu Allah belanı versin
Anaları kan ağlattın
Dünyalarını daralttın
Güneşlerini kararttın
Tu Allah belanı versin
Bu kan ta Yezit den beri
Kalleşlik Mervan eseri
Saltanat Maviye devri
Tu Allah belanı versin
Ali Rıza’m biz erleriz
Allah Muhammed Ali deriz
Çalıp çarpmayı bilmeyiz
Tu Allah belanı versin
Saygılarımla..
Ankara sen bu mu idin
Tu Allah belanı versin
Kan akıttın kanın aksın
Tu Allah belanı versin
Hak hukuk döndü talana
Pay edip çalan çalana
Diller yamuldu yalana
Tu Allah belanı versin
Düzenin canların katili
Gözlerde ki kanlı seli
Can dondurdu matem yeli
Tu Allah belanı versin
Ne adalet ne merhamet
Ne hak hukuk ne ar ibret
Ülkeyi sardı rezalet
Tu Allah belanı versin
Anaları kan ağlattın
Dünyalarını daralttın
Güneşlerini kararttın
Tu Allah belanı versin
Bu kan ta Yezit den beri
Kalleşlik Mervan eseri
Saltanat Maviye devri
Tu Allah belanı versin
Ali Rıza’m biz erleriz
Allah Muhammed Ali deriz
Çalıp çarpmayı bilmeyiz
Tu Allah belanı versin
Saygılarımla..
Ali Rıza UĞURLU
12 Ekim 2015 05:05 | Malatya
ALLAH BİN TÜRLÜ BELALARINI VERSİN //
Dostlar, besleyip başı boş bırakılan terörün ülkeyi kanla yasa boğduğu acılı bir hafta sonuyla daha karşı karşıyayız.. Öncelikle o cani ve canavarlarla arkalarında olanları nefretle şiddetle lanetliyoruz..
Bilinen o ki, ülkemiz insanlaşmamış sistem ve sistemciler yüzünden sık sık gözyaşlarıyla ıslatılmaktadır..
10. Ekim 2015 şi de açıklamalara göre Ankara BARIŞ mitingine gelenlerden ‘’100 ü aşkın onlarca da yaralı canımızı kurban vererek tarihe bir kara yaslı gün olarak aldık.. Öyleyken, yedi haziran da başkanlığa geçilseydi bunlar olmayacaktı, diyebilenlerin bu katliamlardan dolayı hesap verme zorunluluğu olmayacak mıdır? Bu ülke insanları ‘’dosttu, kardeşti, kirveydi, ancak, ‘’AKP iktidarı Emevi ‘’Muaviye ve Yezit in yezitliğiyle iş başına gelince olanlar olmaya başladı diyebilir miyiz..?
Dostlar, üzülerek yana yakıla, teröre yakınlarını kurban veren ve içler kanatan bu acıları paylaşıyoruz paylaştık da, sabır diliyor yaralılarımıza da Allah dan acil şifalar diliyorum..
Yiğit yavruları arka arkaya göz yaşları arasında yolluyoruz, toprakları bol olsun incitmesi canlarımızı..
Saygılarımla..
Dostlar, besleyip başı boş bırakılan terörün ülkeyi kanla yasa boğduğu acılı bir hafta sonuyla daha karşı karşıyayız.. Öncelikle o cani ve canavarlarla arkalarında olanları nefretle şiddetle lanetliyoruz..
Bilinen o ki, ülkemiz insanlaşmamış sistem ve sistemciler yüzünden sık sık gözyaşlarıyla ıslatılmaktadır..
10. Ekim 2015 şi de açıklamalara göre Ankara BARIŞ mitingine gelenlerden ‘’100 ü aşkın onlarca da yaralı canımızı kurban vererek tarihe bir kara yaslı gün olarak aldık.. Öyleyken, yedi haziran da başkanlığa geçilseydi bunlar olmayacaktı, diyebilenlerin bu katliamlardan dolayı hesap verme zorunluluğu olmayacak mıdır? Bu ülke insanları ‘’dosttu, kardeşti, kirveydi, ancak, ‘’AKP iktidarı Emevi ‘’Muaviye ve Yezit in yezitliğiyle iş başına gelince olanlar olmaya başladı diyebilir miyiz..?
Dostlar, üzülerek yana yakıla, teröre yakınlarını kurban veren ve içler kanatan bu acıları paylaşıyoruz paylaştık da, sabır diliyor yaralılarımıza da Allah dan acil şifalar diliyorum..
Yiğit yavruları arka arkaya göz yaşları arasında yolluyoruz, toprakları bol olsun incitmesi canlarımızı..
Saygılarımla..
AliRıza UĞURLU
08 Ekim 2015 17:53 | Malatya
HALKLAR KENDİ İKTİDARINI BEKLİYOR //
1. Ekim 2015 de meclis kapatıldı, beğenilmeyen ‘’yedi haziran halkların iradesi bir hiç sayılarak’ yeniden seçmene ‘’emri vaki‘’ hadi sandık başına dendi.. Bir Kasım da kimlerin lehine bir sonuç çıkacak hep birlikte bekleyip göreceğiz..
Şimdiyse, bu seçim yenileme çabaları AKP nin ‘’illa da ki bu ülkeyi ‘’ben ya da biz tek başımıza yöneteceğiz inadı ve dayatmalarıyla bu karara alındı, bu görüş herkesçe de bilinen bir gerçek olsa gerek..
Ancak, buna da halkların kendi kendisini yönetme biçimi demokrasi diyemeyiz ki,.
Şunun şurası iyiden iyiye bilinmelidir ki, bu mozaik ülkede iç içe yaşayan halkların, yaşamak istediği demokrasiyi ‘’keyfiyetin ve dayatmaların elinden yağdan kıl çekercesine çekip almalıdır ve alacaktır da..
Gelip ulaşılan çağın gerektirdiği yani, ‘’halkların yönetimde söz sahibi olma istemlerinin ellerinden alınmasına kimselerin gücü de yetmeyecektir.. Öyleyken, dayatma ve dayatmacıların akıbeti bir hiç olmaktan başka da bir şey olamaz diye düşünüyoruz..
Ülkenin ‘’Ekonomisiyle birlikte hukuku da bir çıkmazın esiğinde denip günübirlik konuşulmaktadır.. Altı bos kandırmaca olarak sık sık söylenen ‘’BARIS) sözü de, çıkarcıların sıkı sıkıya sarılmaya çalıştığı sistemle kirlendi ve paslandı da diyebiliriz..
Her gün insanlar ölüyor ve öldürülüyor, ülke kaygılı ve Bir Kasım da huzura doğru bir sonuç beklemekte..
Diğer bir önemli konu, Bu ülkeyi yönetmeye çalışan ağızları laf dolu siyasetçiler, ‘’n olur asıl barışa katkı sunup birlikte yasamanın önünü açacak olan doğu da ki ‘’feodal yapının değişmesinden de tek kelime söz edilsin.. ediyorlar mı, hayır etmiyorlar..
Önce paylaş bölüşle halkların huzuru sağlanmalıdır bu şarttır da, yada bu gidişle her yıl kaç sefer seçim derseniz deyin, bu ilkel sisteminizle, halkların verdiği vergilerle birilerinin sırtı palazlanır, öbür yanda olan yine fakir halktan birilerinin çocuklarına olacaktır..
Esas demokraside ise hatırlatıyoruz, halkların kararı bağlayıcıdır saygıyla bağlı kalınmalıdır diye düşünüyoruz..
08.10.2015
Ali Rıza UĞURLU
28 Ağustos 2015 12:23 | Arguvan
1. EYLÜL DÜNYA BARIŞ GÜNÜ KUTLANMALIDIR VE KUTLU OLSUN//
Tabi ki, dünya da tüm barış yanlısı insancıl düşünen herkes ‘’günün adının hatırı için’’ 1. Eylülü her yıl olduğu gibi bu yıl da yine selamlanıp ve kutlanacaktır..
Adının hatırı için dedim.. Çünkü, barış günü diye ilan edilen 1.Eylül le ’’ beklediğimiz barış ve huzur mutlak yakalanacaktır…
Barış adına yazılıp dosyalanıp tozlandırılan içi imza dolu ’’ULO’’ nun o belge, artık bence bağlayıcılığını yitirmiştir..
Çözüm için tek çare, ‘’halkların kardeşliği ve mücadelesiyle mümkündür ve gerçekleşecektir de..
Sermayenin ‘’din ve ırk’’ la duyguları kabartıp kavgaya her an için hazır olduklarına şahit olmayan kimse sanırım kalmadı.. Bildik bilineli sömürü ve savaş yanlısı emperyalist güçlere ‘’gözlerini kapatıp kulaklarını tıkayan ‘’ULO’’ne için kimler için varsınız? Kurulduğundan günümüze dek olduğu gibi ve şu an için, insan kanıyla çalkalanan orta doğuyu da görmezlikten gelmekteler ..
Haksız yalnız kar ve koltuk için kavga kurup kan akıtanlara ‘’ ULO’’ ‘’yaptırımın yok mu senin’’ ya da çıkar çevreler ve ‘’savaş yanlı ‘’kansız vicdansızlar için mi varsınız?..
Öyleyse; daha faza kar ve koltuk için, kanlı kavgalar kuran’’ sistem ve sistemcilere son demek için, tüm dünya halklarına denecek tek sözümüz şu, ‘’huzurlu savaşsız sömürüsüz bir dünya için, ‘’halkların birliği ve kardeşliği ile mücadele şart tır ve esastır diye düşünüyoruz.. Yukarda da dediğim gibi, ‘’günü adının hatırı ve tezden o günleri görüp yaşamamız dileğimle meydanlara çıkacak tüm canlarımızı saygıyla yürekten selamlıyorum..
28.08.2015
Tabi ki, dünya da tüm barış yanlısı insancıl düşünen herkes ‘’günün adının hatırı için’’ 1. Eylülü her yıl olduğu gibi bu yıl da yine selamlanıp ve kutlanacaktır..
Adının hatırı için dedim.. Çünkü, barış günü diye ilan edilen 1.Eylül le ’’ beklediğimiz barış ve huzur mutlak yakalanacaktır…
Barış adına yazılıp dosyalanıp tozlandırılan içi imza dolu ’’ULO’’ nun o belge, artık bence bağlayıcılığını yitirmiştir..
Çözüm için tek çare, ‘’halkların kardeşliği ve mücadelesiyle mümkündür ve gerçekleşecektir de..
Sermayenin ‘’din ve ırk’’ la duyguları kabartıp kavgaya her an için hazır olduklarına şahit olmayan kimse sanırım kalmadı.. Bildik bilineli sömürü ve savaş yanlısı emperyalist güçlere ‘’gözlerini kapatıp kulaklarını tıkayan ‘’ULO’’ne için kimler için varsınız? Kurulduğundan günümüze dek olduğu gibi ve şu an için, insan kanıyla çalkalanan orta doğuyu da görmezlikten gelmekteler ..
Haksız yalnız kar ve koltuk için kavga kurup kan akıtanlara ‘’ ULO’’ ‘’yaptırımın yok mu senin’’ ya da çıkar çevreler ve ‘’savaş yanlı ‘’kansız vicdansızlar için mi varsınız?..
Öyleyse; daha faza kar ve koltuk için, kanlı kavgalar kuran’’ sistem ve sistemcilere son demek için, tüm dünya halklarına denecek tek sözümüz şu, ‘’huzurlu savaşsız sömürüsüz bir dünya için, ‘’halkların birliği ve kardeşliği ile mücadele şart tır ve esastır diye düşünüyoruz.. Yukarda da dediğim gibi, ‘’günü adının hatırı ve tezden o günleri görüp yaşamamız dileğimle meydanlara çıkacak tüm canlarımızı saygıyla yürekten selamlıyorum..
28.08.2015
487
Ziyaretçi defteri kaydı